Doğal Dengesizlik ve Ekolojik Sorunlar
İnsanoğlu yapısı gereği bir çok durumda hırsına yenik düşen bir yapıya sahiptir. Bu hırsın ana sebebi olan fazla kar amacı, yeryüzünde ki bütün kaynakları acımasızca tüketmektedir. Sermaye artışı amacı güden firmalar, doğaya çok büyük zararlar vermektedirler. Gidişatın her geçen sene boyutlarını arttırarak devam etmesi ve tüm dünya genelinde buna bir dur denilememesi, bizden sonra gelecek olan nesillere yaşanabilir bir gelecek sunulmamasını sağlayacaktır. Çünkü dünya geneline bakıldığında, doğal kaynakların büyük bir çoğunluğunun yok edildiğini görmekteyiz.
Doğal kaynakların tahribi konusunda en büyük yarayı, verimli araziler almaktadır. İnsanları kar hırsı bu arazilere gözlerini bile yummadan peşkeş çekmeye iterken, tarım alanları giderek azalmaktadır. Yok olup giden doğal güzellikler ve sarsılan ekolojik denge, bizlere sermaye denilen kar hırsının sonuçlarının tüm insanlığı nasıl etkilediğini görmemiz için verilebilinecek en büyük kanıttır.
Enerji, ulaşım, kentleşme gibi insanlık adına yapılan çalışmaların sonucunda gelen bir dizin ekolojik sorun. Aslında bu gibi çalışmaların insanlıktan çok insansızlık için yapıldığının bir kanıtıdır.
Ekolojik dengenin sarsılmasına neden olan birçok sebep gösterilebilir. Bunların başında, atmosfer tabakasındaki karbondioksitin geçirdiğimiz 15 yıl içerisinde iki katına çıkmasıdır. Bu şekilde ağaçlar kesilmeye, tarım alanları sanayileşme uğruna yok edilmeye devam ederse, dünya yaşamdan eser kalmayacak bir küreden ibaret olacaktır. Atmosferdeki karbondioksitin artışı, ozan tabakasındaki delik, nükleer ve endüstriyel kirlilik, orman alanların tahribatı, sağlıksız kentleşme ve en önemlisi ranta dayalı binlerce gizli politika ekolojik dengeyi bozan ana sorunların başında gelmektedir. Bu sorunların sonucunda ise, iklim değişiklikleri, kuraklık, seller, kanser artışı, su kaynaklarının azalışı, ormanların yok oluşu, tarım olanlarının verimsizliği gibi sonuçları doğa yüzümüze vurmaktadır. Bu şekilde hareket eden endüstrinin, hala insanları insanlık adına yapılan gelişimler diyerek kandırabilmesi gerçektende şok edici.
Tarım alanlarının ve ormanların tahribatı, ülkemizde de son yıllarda çok yaygınlaştı. Sanayileşme, kentleşme gibi kavramlar sayesinde, ormanlarımız ve tarım alanlarımız yol olmaktadır. Ormanların yok oluşu, soluduğumuz havaya kadar bizleri etkilerken, karşımıza Erozyon, Heyelan gibi etkisi kapatılamayacak Doğal Afetler çıkartmaktadır.
Çevre politikaları; doğru sanayi, kentleşme, ulaşım gibi politikaları ile beraber toprak kirliği, erozyon, deniz kirliliği, heyelan, su israfı, seralardan çıkan gaz atımı, katı ve tehlikeli atık atımı, doğal kaynakların korunması, temiz üretim teknolojilerinin zorunlu kılınması ve çevre dostu olan insan beyinleri ile düzeltilmelidir.
Yukarıda yazdığım onlarca madde, gerçekten uygulanılabilirse doğal denge tekrar eski haline gelecektir. Çünkü doğadaki bu eşsiz düzen, kendisini tekrar toparlayabilecek kadar kuvvetlidir. Bu sayede erozyon ve heyelan gibi statik doğal afetlerdeki azalma gözle görülebilir boyutlara taşınacaktır. Ancak yazdığım son madde bence her şey den daha önemli ve yaşanılan tüm ekolojik sorunların ana sebebidir. İnsan beyni, yaşanılan tüm ekolojik sorunlar olarak adlandırılan dengesizliğin tek sebebidir.
Ekoloji
-
Ekosistem hizmetleri
-
Biyoremediasyon Nedir ? Biyoremediasyon Teknikleri Nelerdir ?
-
Enerji Bağımsızlığı Nedir ?
-
İklim Araştırmaları
-
Sera Etkisi - Atmosferdeki karbondioksitin sera gazı etkisindeki yeri nedir?
-
CO2 Salımları
-
İklim Bilimi - İklimi Nasıl Değiştiriyoruz
-
Ağır Metallerin Sağlık Üzerine Etkileri
-
Küresel Isınmanın Sonuçları
-
Asit Yağmurlarının Çevre Üzerine Etkileri
-
Tür Çeşitliliğinin Korunması
-
Biyolojik Mücadele Kavramı
-
Atık Suların Kullanım Alanları
-
Sera gazı ile küresel ısınma arasında nasıl bir ilişki vardır? Kaynak: Sera gazı ile küresel ısınma arasında nasıl bir ilişki vardır?
-
Canlı Türlerinin Yok Olmasının Doğal Dengeye Etkisi