DAMAK (PALATE)
Damak olarak bilinen ağız boşluğu tavanı aynı zamanda nazal boşluğun tabanıdır. Sert damak olarak adlandırılan anterior kısım kemiklere sahiptir (maksillanın palatin çıkıntıları ve palatin kemikler) ve dolayısı ile rijid bir yapıdadır. Yumuşak damak adındaki posterior kısım ise kuvvetli fibröz doku özüne sahip olduğundan hareket edebilme yeteneğindedir. Sert damak dile karşıt sert bir yüzey oluşturduğundan (dil kuvvetli bir muskuler organdır) gıda maddelerinin karıştırılmasında ve yutma mekanizmasında oldukça önemli bir rol aynar. Sert damağın oral yüzeyi mastikator mukoza olup bazı bölgelerinde parakeratinize çok katlı yassı epitel ile birlikte esasında stratifiye yassı, keratinize epitel ile döşelidir. Parakeratinize epitelin yüzeyel hücreleri keratinize epitelden farklı olarak çekirdek içerir ve sitoplazmaları eosin ile şiddetli boyanır. Keratinize epiteli ise stratum lusidum içermeyen deri epiteline benzer. Sert damakta buluna mastikator mukozanın lamina propriası periosteum ile kaynaşır. Lamina propria içerisinde pek çok küçük bezler ve bir miktar da yağ dokusu bulunur. Orta hatta, lamina propria ince olup kemiğin median çizgisine (sırtına) yapışmıştır. Bu linear bölgeye palatin raphe adı verilir.
Yumuşak damak, yutma esnasında orofarinksin nasofarinksten irtibatını kesici fonksiyon görür, dolayısı ile ağız yolu ile alınan maddelerin nasal kaviteye geçişi önlenmiş olur. Yumuşak damak inferior olarak keratinize epitelden daha kalın olan stratifiye yassı non-keratinize epitel ile döşelidir. Yumuşak damak epiteli 3 tabakadan oluşur; Stratum bazale, bazal lamina üzerinde tek katlı hücrelerden oluşur, stratum spinosum, çok sayıda hücreden oluşan kalın bir tabakadır, stratum superfisialis ise mukozanın en dış yüzeyidir. Epitel altında yer alan lamina propriada pek çok bezler bulunur. Lamina propria ile palatin aponevrozu (fibröz bağ dokusundan meydana gelmiş bir yaprak) arasında bir çizgili kas tabakası bulunur (muskulus uvulus). Nasal tarafta, yumuşak damak nasal kavitenin psödostratifiye silyalı prizmatik epiteli ile örtülmüştür, fakat posterior olarak oral tip epitel yumuşak damağın posterior sınırının etrafından superiora yani nasal yüzeye doğru uzanır. Bu epitelin lamina propriası da birkaç beze sahiptir.
Tonsiller
Oral kavite fauces olarak adlandırılan bir bölge aracılığı orofarinks olarak devam eder. Dil ve farinks kenarları ile damak arasında, her iki tarafta birer adet olmak üzere iki mukozal katlantı vardır, her birisi bir kasa sahiptir. Bunlara palatoglossal ve palatofaringeal katlantılar adı verilir ve aralarında bir çöküntü bulunur. Bu çöküntü içerisinde yer alan lenfoid doku topluluğu palatin tonsildir. Lenfoid dokulara aynı zamanda nazofarinkste (adenoidler), faringotimpanik tüplerin (östaki borusu) ağızlaşmaları etrafında (tubal tonsil) ve dilin posterior kısmında da lingual tonsil rastlanır. Lingual tonsiller dilin kök kısmında sulkus terminalis posterioründe lamina propriada yerleşim gösterir. Tonsiller germinal merkez içeren lenfatik nodüllerle diffüze lenfatik doku içerir. Farinsksin bu bölgesi, lenfoid organlar konu başlığında detaylı olarak açıklanmıştır.
Histoloji
-
Endosülfan ve okratoksin-A’nın birlikte sıçanlarda toksisitesi: histopatolojik değişiklikleri
-
Histoloji Pdf Ders Notları
-
DEKALSİFİYE EDİLMEMİŞ KESİTLERİN HAZIRLANIŞI
-
DEKALSİFİKASYONU TEST ETMEK
-
KELATLAMA AJANLARI
-
ELEKTROLİTİK DEKALSİFİKASYON
-
ASİT DEKALSİFİKASYON SIVILARI
-
Histopatoloji nedir ?
-
KEMİK DOKUSU VE DEKALSİFİKASYON
-
MSS’DE DEJENERE MİYELİNİN GÖSTERİMİ
-
MARKSCHE’DEN BOYASI (Spielmayer, Benda)
-
MSS‘DE MİYELİNİN GÖSTERİMİ
-
KARIŞIK OLAN TEKNİK
-
BİELSCHOWSKY TEKNİĞİ
-
GÜMÜŞ ÇÖKTÜRME YÖNTEMLERİ