Çevre ve Çevre Sağlığı Üzerine
Çevre Sağlığı; Çevre sağlığı çalışmaları, insanı ve diğer canlıları, canlılıklarını sağlıklı sürdürme yönünde etkileyecek çevre koşullarını sağlama çalışmalarıdır. Doğada büyük küçük hiçbir canlı tek başına bulunmaz.
Canlının bulunduğu yerdeki fiziksel, kimyasal koşullar ve diğer canlılar, o canlının çevresini oluşturur. Ekolojik anlamda çevre sözcüğü, bireyle ilişkili canlı cansız her şeyi kapsar. Böylelikle, her organizmanın çevresi canlı ve cansız olmak üzere iki kısımdan oluşur.
Çevre sağlığı, çevreyi oluşturan öğelerin insan sağlığı ile bağdaşacak biçimde korunması, eğer bunlarda sağlık yönünden sakıncalar varsa bu olumsuz şartların düzeltilmesi ya da hafifletilmesi çabalarını amaçlayan bilim ve uygulamalardır. Çevre sağlığı, toplumların sağlık düzeyini önemli ölçüde etkilemektedir.
Organizmayla aynı fiziksel alanı paylaşan ve organizmayı doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak etkileyen tüm türler, canlı çevreyi oluşturur.
Yaşamın en önemli temel sorunu, dış koşullara uyum sağlayabilmektir. Her türlü yaşam için ışık, ısı, nem, besin maddeleri vb. gibi kimi koşullar ve maddeler kesinlikle gereklidir. Çevrede bu maddelerin ve koşulların değişmesi sonucunda canlı sayısında da değişmeler olur. Çevresel koşullar, giderek değişebilir. Bu değişimin, her zaman canlı organizmanın ihtiyaçlarına uygun olması beklenemez. Ama herhangi bir canlı ancak çevresindeki değişikliklere uyum gösterebildiği oranda yaşamını sürdürebilir.
Çevre Kirliliği
Doğanın temel fiziksel unsurları olan hava, su ve toprak üzerinde olumsuz etkilerin oluşması ile ortaya çıkan ve canlı öğelerin hayati aktivitelerini olumsuz önde etkileyen çevre sorunlarına "çevre kirliliği" adı verilmektedir. Çevre kirliliği, kısaca, insanı ve diğer canlıları olumsuz yönde etkileyecek, yok edecek tüm çevre koşullarıdır.
İnsanlar, toplumsal yaşam ilişkiler içerisinde doğal kaynaklan kullanarak, teknoloji geliştirerek, ekonomik faaliyetlerde bulunurlar. Bu faaliyetlerin gelişimi ile insanlar, kendilerine yapay çevreyi oluştururlar. Toplumlar, yapay çevre içindeki yaşam koşullarını geliştirirken doğa ile sürekli bir ilişki içindedir. İnsan ve doğa arasındaki bu ilişki, ekolojik sistemin bir parçasıdır. İnsanoğlunun yeryüzünde yaşamaya ve kendisine ait yapay çevre oluşturmaya başlamasından bu yana insan ve doğa arasındaki denge, insan aleyhine devamlı olarak bozulmuştur. Özellikle son yıllarda ekolojik dengeyi süratle bozarak çevre sorunları yaratan insan, bu sorunların kendisine dönmesi ve sağlığını olumsuz yönde etkilemesi üzerine çevre bilincine varabilmiş ve bu kavramı kabul etmiştir.
Çevrenin temel unsurlarından olan doğa, kendine has fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklere sahiptir. Çevre kirliliği üç bölüme ayrılmaktadır:
l. Fiziksel Kirlenme
Çevreyi meydana getiren toprak, su ve havanın fiziksel özelliklerinin tamamının veya bir kısmının insan, hayvan ve bitki sağlığını tehdit edecek, olumsuz yönde etkileyecek biçimde bozulması ve değişmesi olayıdır.
2. Kimyasal Kirlenme
Doğal çevreyi oluşturan toprak, su ve havanın kimyasal özelliklerinin canlıların hayatî faaliyetlerini ve aktivitelerini olumsuz yönde etkileyecek biçimde bozulmasıdır.
3. Biyolojik Kirlenme
Doğal ortamı oluşturan toprak, hava ve suyun çeşitli mikroorganizmalarla kirlenmesi ve dolayısıyla mikrobiyolojik yapının bozulması mikrobiyal kirlenmeyi, aynı ortamların mikroorganizmalarla kirlenmesi ise biyolojik kirlenmeyi tanımlar.
Çevre unsurlarına göre çevre kirliliği dört gruba ayrılır:
- Hava Kirliliği: Atmosferde, azot % 78, oksijen % 21, argon % 0,9 ve karbondioksit % 0,03 oranlarında bulunur. Bu gazlardan başka su buharı, azot ve kükürt bileşikleri ile toz bulunur. Dünyadaki yaşam, bu temel elementler üzerine kuruludur. Atmosferdeki gaz karışım dengesinin bozulmasına “hava kirlenmesi” denir. Sanayi kuruluşları, termik santraller, yakma tesisleri, motorlu taşıtlar, hava kirliliğine neden olan başlıca kaynaklardır.
- Toprak Kirliliği: Çevreye atılan zararlı maddelerin toprağın yapısını ve işlevini bozmasına toprak kirliliği adı verilir. Hayvan dışkısı, mezbahalardan ve her türlü ekin biçme etkinliğinden gelen atıklar, toprak kirlenmesinin en önemli kaynağıdır. Bilinçsiz yapılan ilaçlama ve gübreleme toprak kirliliğini hızlandırmıştır. Yirminci yüzyılın ortalarına doğru hızlı nüfus artışı ile birlikte, tarım ve diğer alanlardaki sanayi ve teknolojinin hızla gelişmesine paralel olarak toprak kirliliği de artmaya başlamıştır.
- Su Kirliliği: İnsan yaşamı için hayati öneme sahip olan su, aynı zamanda en çok kirlenen doğal maddedir. Havaya karışan çok sayıda kirletici madde, oksijen, ışık ve ultraviyole ışınlarının etkisi ile parçalanarak toprağa iner. Oradan akarsulara, akarsulardan da denizlere ve göllere ulaşır. Böylece su kirliliği oluşur. Evsel atıklar, endüstriyel, kentsel, tarım gibi etkenler başlıca nedenidir.
- Ses Kirliliği: Gürültü, insanlar üzerinde olumsuz etkenler yapan istenmeyen seslerdir. Ses kirliliği, çevre kirlenmesi içinde önemli bir yere sahiptir. Bu yüzden gürültü ile ilgili kanuni düzenlemeler yapılmıştır. Trafik ve sanayinin yoğun olduğu bölgelerde gürültü kirliliği daha fazladır. İnsanlar üzerinde çok fazla olumsuz etkisi vardır. Gürültü, dikkati dağıtır, düşünmeyi engeller, uykusuzluğa ve buna bağlı olarak gerginliğe neden olur. Örneğin, 30-40 desibel düzeyindeki gürültü uykusuzluk, sinir, konsantrasyon bozukluğu gibi ruhsal bozukluklara; 60- 90 desibel düzeyindeki gürültü baş dönmesi, solunum hızlanması gibi ruhsal ve sinirsel bozukluklara; 90-180 desibel düzeyindeki gürültü ruhsal, sinirsel, işitme ve denge bozukluklarına ayrıca iç kulak ve beyinde tahribatlara; 180 desibelin üstündeki gürültünün kulak zarı patlamalarına yol açtığı saptanmıştır.
Radyasyon Kirliliği
Radyasyon, belli enerjinin kaynağından demet hâlinde çevreye dağılması olayıdır. Dünyada genellikle her yerde radyasyon bulunduğu için çoğu yerde az çok radyasyon vardır. Radyoaktif kirlenmenin nedenleri; nükleer enerji santralleri, çeşitli nükleer denemeler, tıbbi içerikli üretimler ve çeşitli endüstri tipi üretimlerdir. Radyoaktif maddeye sahip hayvansal ürünler (et, balık, süt, vb.) ve bitkiler, bu zararlı maddeyi besin zinciri ile insanlara ve diğer canlılara taşır. Böylece bağışıklık mekanizmasını felce uğratmak ve kansere neden olmak gibi sorunlara yol açar. Gündelik yaşamın ayrılmaz bir parçası hâline gelen cep telefonları, mikrodalga fırınlar, televizyonlar, radyolar, radyasyonun bulunduğu yerlerden sadece birkaçıdır.
Atık
Kullanılma süresi dolan ve yaşadığımız ortamdan uzaklaştırılması gereken maddeler, atık olarak tanımlanır. Kısacası, kullanılmaz hâle gelen, değerini yitiren her şey atık olarak kabul edilir. Atıkların içinden, kâğıt, cam, karton, plastik gibi malzemeler ayrıldıktan sonra geride kalan ve hiçbir şekilde kullanılamayacak hâlde olan artık malzemeye çöp denir. Çevre ve insan sağlığına zarar vermelerini önlemek amacı ile katı atıklar toplanmalı, taşınmalı ve uzaklaştırılmalıdır.
- Katı Atıklar: Kullanılma süresi dolan ve yaşadığımız ortamdan uzaklaştırılması gereken her türlü katı malzemeye katı atık denir. Katı atıklar evde, okulda, hastanede, endüstride, bahçelerde ve daha birçok yerde oluşabilir.
2. Ambalaj Atıkları: Tekrar kullanılabilir, geri kazanılabilir atıklardır. Örneğin kağıt, karton, mukavva, plastik, cam, metal vb.
- Tıbbi Atıklar: Hastane, klinik ve muayenehane gibi sağlık ve tedavi merkezlerinden oluşan atıklar ile kullanılmış ilaç, tıbbi malzeme, ameliyat ve tedavi sırasında oluşan atıklar tıbbi atıklara örnek verilebilir.
- Tehlikeli Atıklar: Yapılarında insan sağlığı ve çevre için tehlikeli olan ve zararlılık potansiyeli taşıyan maddeleri içeren atıklar tehlikeli atık olarak ifade edilmektedir. Örneğin tehlikeli kimyasallar, farmasötik atıklar vb.
- İnşaat Atıkları: Konut, bina, köprü, yol ve benzeri alt ve üst yapıların yapımı esnasında ortaya çıkan atıklardır.
Hazırlayan: Yalçın DEDEOĞLU
Ekoloji Haberleri
-
Artan sıcaklıklar Arnavutluk'taki göçmen kuş yaşam alanlarını olumsuz etkiliyor
-
Araştırmacılar yeşil algler ve bakterilerin birlikte iklimin korunmasına katkıda bulunduğunu ortaya koyuyor.
-
Araştırmacılar mısırın topraktaki arsenik toksisitesini azalttığını keşfetti
-
Hindistan kaplanları iklim ve insan baskısı arttıkça yükseklere tırmanıyor
-
2100 yılı için sığ kıyı ekosistemlerinin kaderini tahmin etmek
-
Ülkeler mercanlara yardım için 12 milyar dolar toplama sözü verdi
-
Dünyadaki biyolojik çeşitliliğin üçte ikisi toprakta yaşıyor
-
Derin denizlerin eşsiz güzellikleri "Mercan Resifleri"
-
Canlıların korunma statüleri,
-
Çevreye Etkin Bir Yaklaşım: Kişisel Karbon Ayak İzi Hesaplama ve Azaltma Stratejileri
-
Deterjanların Çevre Üzerindeki Etkileri ve Sürdürülebilir Yaklaşımlar
-
İnsan Türlerinin Melezleşmesi, İklimle Yakından İlişkiliydi
-
Yağmur yağacağını koklayabiliyor musun?
-
İklim değişikliği çocuk sağlığını riske atıyor
-
Kaplumbağa Fosili, 150 Milyon Yıl Önceki Habitatı Aydınlatıyor